Rudaw TV muhabiri Rawin Sterk Yıldız, Yunanistan sınırında bulunan mültecilerle ilgili haber takibi yaptığı sırada, “sınır ihlali” gerekçesiyle 29 Şubat 2020 günü Edirne’de gözaltına alındı. 3 Mart günü Ankara TEM Şube görevlileri eşliğinde Ankara’ya götürülen ve dosyası hakkında gizlilik kararı verilen Yıldız, 6 Mart sabahı çıkarıldığı Sulh Ceza Hâkimliğince, “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklandı.
Yıldız’ın avukatı Sercan Korkmaz, tutuklanmasının üzerinden yaklaşık beş ay geçmiş olmasına rağmen Yıldız hakkında halen iddianame düzenlenmediğini söyledi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisizlik kararı vererek soruşturma dosyasını İstanbul’a gönderdiğini söyleyen Korkmaz, Yıldız için yaptıkları bütün itirazların ve başvuruların yanıtsız bırakıldığını aktardı.
“2008 tarihli dondurulmuş bir soruşturma”
Yıldız’ın haber takibi yaptığı sırada gözaltına alındığını belirten Korkmaz, “Mültecilerin Edirne sınırından geçmeye çalışırken yaşadıkları insani zorlukları Türkiye’deki bütün basın kuruluşlarından gazetecilerle takip ederken jandarma her nedense Rawin’i sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle gözaltına alıp savcılığa sevk ediyor” dedi. Sınır ihlali suçlamasının tutuklamayı gerektirecek bir suçlama olmadığını söyleyen Korkmaz şöyle devam etti: “Edirne Savcılığı da bu durumu bilecek ki, Rawin ile iligili Ankara’da 2008 yılında açılmış ve hiçbir ilerleme olmaksızın bekletilen bir soruşturma dosyası nedeniyle Rawin’i Ankara’ya sevk etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 2008 yılında açılmış ve adeta dondurulmuş bir soruşturmada Rawin aleyhinde hiçbir delil bulamadığı için güncel olarak Rawin’in sosyal medya hesabını incelemiş ve yaptığı paylaşımları suç unsuru sayarak tutuklanmasını istemiştir.”
“Hukuksuzluk örneği”
Av. Korkmaz, hakkında bir mahkumiyet kararı bulunmaksızın beş aydır iddianamesiz şekilde tutuklu bulunan Yıldız’ın tutukluluğunun infaza dönüştüğünü savundu: “Rawin’in tutukluluğu Türkiye’de gazeteciliğin nasıl ağır bir bedelle karşı karşıya bırakıldığının en açık örneklerinden biridir. Suçlamaya konu sosyal medya paylaşımları (ki bu paylaşımların hepsi düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olması gerekir) zaten soruşturma dosyasında var. Toplanacak delil de kalmamış olmasına rağmen aylardır iddianamenin hazırlanmamış olması başlı başına hukuksuzluk örneği. Mayıs ayında tutukluluğun kaldırılması için verdiğim itiraz dilekçesi bir ay sonra dikkate alınıp ancak cevap veriliyor. İşin en trajik yanı ise Rawin’in hakkındaki suçlamadan ceza alacağını varsaysak dahi ceza miktarının infaz olunacağı kısmını bugüne kadar cezaevinde geçirdi. Bütün bu olanlardan sonra Rawin tahliye olsa da yargılanıp beraat etse de Türkiye’de gazetecilik yapmanın bedelini ağır bir şekilde ödemiş oldu.”
Yazı: Cansu Pişkin
https://expressioninterrupted.com/tr/tutuklu-gazeteci-rawin-sterk-yildiz-in-dosyasi-istanbul-a-gonderildi/