Gazeteciler Arif Aslan ve Selman Keleş’in, kayyum atanan Van Büyükşehir Belediye binası önüne yerleştirilen barikatların fotoğraflarını çektikleri için “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın 16 Ocak 2020 tarihinde görülmesi planlanan duruşması, avukatın mahkemeye bildirdiği mazeret nedeniyle ertelendi.
P24’e konuşan gazeteci Aslan, “Dosyada örgüt üyeliği suçlamasına dayanak oluşturulacak hiçbir delil yok. Ama sekiz ay hapishanede kaldım, 1 yıl imzaya gittim, yurtdışı yasağım var ve üç yıldır yargılanıyorum. Bir taraftan da gazeteciliğe devam ediyorum” dedi.
Davanın bir sonraki duruşması 7 Mayıs 2020 saat 09:00’da Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
“Örgüt üyeliği için delil sunulmuyor”
Şu anda Amerika’nın Sesi Kurdî’de muhabirlik yapan Arif Aslan, hakkındaki suçlamaları şöyle yorumladı:
“Suçlamaya konu olan fotoğraflar, CNN Türk, Anadolu Ajansı gibi kurumlarda da yayınlanan fotoğraflar. Onlar nasıl gazetecilik amacıyla bu fotoğrafı çektiyse, biz de öyle yaptık. Belediyeye her gün binlerce insan kamusal hizmet almaya gidiyor. Alınan devasa güvenlik önlemlerinden haberdar olmaları gerekiyordu.
“Bu fotoğraflar nedeniyle ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla karşı karşıyayız. Fotoğrafları örgüte yolladığımız iddia ediliyor. Ama dosya içeriğine baktığımızda örgütle nasıl bir ilişkimiz olduğuna değinilmiyor, hiçbir delil gösterilmiyor.
“Sırf Kürt olduğumuz ve gazeteci olduğumuz için yargılanıyoruz. Dolayısıyla mahkemede savunma yapılacak çok bir şey de yoktu. Biz de savunmamızı Kürtçe yaptık, gazeteci olduğumuzu anlatmaya çalıştık. Muhalif gazeteciysen, üzerine Kürt kimliğin de olunca zaten örgüt üyesi gibi bakıyorlar sana. Bir Kürt gazeteciysen, devlet kurumlarının açıklamalarını takip ettiğinde sorun olmuyor ama bölgedeki toplumsal olayları takip eden gazetecilere ana akımdan da olsa kötü davranıyorlar. Bölgede hükümete yakın medyada çalışan gazeteciler de devlet kurumlarının açıklamalarıyla ilgili haberlerin dışına çıkamıyor.”
Aslan, gazetecilerin mesaisinin artık kendilerine ve meslektaşlarına yönelik hak ihlâlleri ve davaların takibini yapmakla geçtiğini belirtti:
“Eskiden çok gazeteci yargılanmıyordu; genelde siyasi davaları, istismar davalarını takip ediyorduk. Artık kendi davalarımızı, meslektaşlarımızın, arkadaşlarımızın duruşmalarını takip ediyoruz. Benim davada şu oldu, benimkinde bu oldu diye birbirimize dert yanıyoruz. Garip bir durum.”
Ne olmuştu?
Eski Dihaber Ajansı muhabiri Selman Keleş ile serbest gazeteci Arif Aslan, kayyum atanan Van Büyükşehir Belediyesi binası önündeki bariyerlerin fotoğraflarını çekerken 20 Mart 2017’de gözaltına alınmış ve 31 Mart 2017’de tutuklanmıştı.
Haklarında “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla iddianame hazırlanan iki gazeteci, 21 Kasım 2017’deki ilk duruşmalarında tahliye edildi. Ancak savcı tahliyeye itiraz etti.
Keleş 12 Aralık 2017’de Diyarbakır’da gözaltına alındı, 13 Aralık 2017’de serbest bırakıldı. Ardından Türkiye’den ayrılarak İsviçre’ye iltica başvurusunda bulundu. Arif Aslan ise 31 Aralık 2017’de Van’da gözaltına alındı. İfadesinin ardından adlî kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
Kaynak: Çiçek Tahaoğlu P24
https://expressioninterrupted.com/tr/arif-aslan-ve-selman-kelesin-davasi-mayis-ayina-ertelendi/