Kanun hükmünde kararname (KHK) ile kapatılan İMC TV’nin Program Koordinatörü Gazeteci Ayşegül Doğan’a 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
Doğan hakkında, gazetecilik faaliyetleri kapsamında yaptığı görüşmeler ve katıldığı toplantılar gerekçesiyle Demokratik Toplum Kongresinde (DTK) faaliyet yürüttüğü ileri sürülerek “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla açılan davanın karar duruşması, Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Gazeteci Doğan’ın katılmadığı duruşmada, avukatları Mehmet Emin Aktar ve Emel Ataktürk hazır bulundu.
SAVCI CEZA İSTEDİ
Esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sunan savcı, Doğan’ın DTK Daimi Meclisi ile Kültür ve Eğitim Komisyonunda yer aldığını ileri sürdü. Savcı, Doğan’ın TCK’nin 314/2 ile 3173 sayılı TMK’nin 5’inci maddesince cezalandırılmasını istedi.
AVUKATLAR: GAZETECİ OLARAK KATILDI
Esas hakkında mütalaaya karşı savunma yapan Doğan’ın avukatları ise müvekkillerinin DTK’nin yürütmüş olduğu faaliyetlere gazeteci olarak katıldığını belirterek, Yargıtay kararları uyarınca müvekkillerine dönük yapılan suçlamaların “örgüt üyeliği” hususlarını oluşturmadığını söyledi.
“HUKUKSAL İZAHI MÜMKÜN DEĞİL”
DTK hakkında bir soruşturmanın yapılmadığına dikkat çeken avukatlar, DTK’nin resmi törenle Meclise davet edilen, görüş ve önerileri alınan bir kuruluş olduğunu hatırlattı.
Avukatlar, “Hukuksal bağlamda tartıştığımız DTK’nin faaliyetlerine katılmış olması sebebiyle böyle bir sorumluluk atfı ile karşı karşıya kalınması düşünülemez. Hangi taraftan bakarsak bakalım DTK’nin bir sayfası var. Resmi davetler ile davet ediliyor. Bu hukuksal öngörülebilirlik bağlamında dosya ve iddianamedeki dayanakların hukuksal izahının yapılmamasının mümkün olmadığını düşünüyoruz” dedi.
Dosyayı incelediklerini ve müvekkillerinin de telefon görüşmelerinin dinlendiğini ifade eden avukatlar, dinlenme kararında imzası bulanan 9 hakimin de FETÖ soruşturması kapsamında ihraç edildiğinin altını çizdi.
“ÖÇ ALMA”
Hukuka aykırı bir şekilde elde delillerin Türk yargısı sisteminde yara açacağını söyleyen avukatlar, müvekkillerine böylesi deliller ile verilecek cezanın da “öç” alma olacağını dile getirdi.
DTK’nin bir platform olduğuna dikkat çeken avukatların savunmasında şunlar kaydedildi:
“Belli duyguları taşıyan insanlar bu topraklarda belli bir olayları tartışır. Yargılamayı yapanlar hepimizi geri zekalı sanıyor. Biz böyle hissediyor, bu şekilde düşünüyoruz. Kürtçe anadilinde eğitim almalı dendiğinde ‘Kandil’den talimat alıyor’ deniliyor. Kayyum atanmasına ilişkin yapılan etkinlikler ve görüşler yapıldığında ‘Kandil’den talimat alıyor’ denilmektedir.
Bir kadın konferansı yapılmış. Erbil’de Türkiye Cumhuriyeti’nin temsilciliği var. Bizim söylediğimiz her şey makul olmaz. Biz kendi başımıza bir şey üretemeyiz, bir şey düşünemeyiz. Ayşegül Doğan neden burada sanık? Ayşegül Doğan görüşleri nedeniyle burada yargılanıyor. Doğan’ın silahlı örgüt üyeliğine ilişkin bir delil yoktur. Burada örgüt kriterleri yoktur. Kod adı yok. Hangi silahlı faaliyette ye almıştır. Bunlar yok. Hangi silahlı örgüt Meclis tarafından davet ediliyor. Bu dava, yok sayma davasıdır. Bunu iddia edenler, tartışanlar suç işlemiştir. Bu son derece tehlikelidir. Anayasada suç sayılmayan bir suçtan kimse yargılanamaz.”
HAPİS CEZASI
Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, gazeteci Ayşegül Doğan’a “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, Doğan hakkında yurt dışı yasağıyla birlikte adli kontrol tedbirinin devamına karar verdi.