Cumhuriyet gazetesi muhabiri Zehra Özdilek hakkında 9 Mayıs 2019 tarihinde yayımlanan “İşini geri istediği için cezaevine konulan Onay, KESK’e çağrıda bulundu” başlıklı haberinde gizli tanığın adını yazması gerekçe gösterilerek “terörle mücadelede yer almış kişileri hedef göstermek” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada Özdilek ve avukatı Buket Yazıcı hazır bulunurken Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve pek çok gazeteci de duruşmayı dayanışma amacıyla takip etti.
Hâkim: ‘Kelime oyununa girme’
“Suçlu olduğumu düşünmüyorum. Savunma değil açıklama yapacağım” diyerek beyanına başlayan Özdilek’e mahkeme başkanı “Kelime oyununa girme, CMK’ya göre savunma yapıyorsun” diye cevap verdi.
2015’ten bu yana Cumhuriyet’te çalıştığını belirten Özdilek, “Hak ihlalleri üzerine haberler yapıyorum. Haberimde bir öğretmenin yaşadıklarını yazdım. Bu gizli tanık B.E.’nin ifadesiyle cezaevine giren bir öğretmenin haberiydi. Suç işlediğimi düşünmüyorum. Bu haber, basın özgürlüğü kapsamında halkın haber alma hakkına sahip çıkmak için yapılmıştır. Ayrıca haberde gizli tanığın ismi öğretmenin ifadelerinde geçmiştir. Bu kısım ise tırnak içerisine alınarak belirtilmiştir. Beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.
Özdilek’in avukatı Yazıcı ise haberle ilgili başlatılan soruşturma hakkında ilk olarak “kovuşturmaya gerek yoktur” denilerek takipsizlik kararı verildiğini ve bu kararın kendilerine tebliğ edilmediğini söyledi. Daha sonra aynı delillerle Özdilek hakkında iddianame düzenlendiğini aktaran Yazıcı, “Kovuşturmaya yer yok kararı üzerine Sulh Ceza Hâkimliği kararı yokken kamu davası açılamaz,” dedi.
Mahkeme ise “tebliğ edilmemiş kararın geçerliliği yoktur” diyerek davanın düşürülmesi talebini reddetti.
Yazıcı ayrıca bu davanın Basın Kanunu’nda belirtilen 4 aylık hak düşürücü sürenin aşılmasından sonra açıldığını belirtti, davanın düşürülmesini talep etti.
Mahkeme ise hak düşürücü süreye ilişkin değerlendirmeyi hükümle beraber yapacağını belirterek esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcıya gönderilmesine karar verdi.
Bir sonraki duruşma 14 Nisan 2020 tarihinde görülecek.