Libya’da yaşamını yitiren Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) personelinin cenaze törenini haberleştirdikleri gerekçesiyle Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, Oda TV Genel Yayın yönetmeni Barış Pehlivan, Oda TV muhabiri Hülya Kılınç, Yeniçağ yazarı Murat Ağırel ve Oda TV Haber Müdürü Barış Terkoğlu gözaltına alınıp tutuklanmıştı. İstanbul 34’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada gazeteciler Aydın Keser, Ferhat Çelik ve Murat Ağırel hakkında, “İstihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek” iddiasıyla 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezası verildi.
Yine, Barış Pehlivan ve Hülya Kılınç hakkında benzer maddeden 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, her iki ismin “mahkemedeki davranışlarını” göz önünde bulundurarak, cezayı 3 yıl 9 aya indirdi.
Başvuru reddedildi
Verilen cezalara ilişkin gazetelerin avukatları İstinaf Mahkemesi’ne başvurmuştu. Başvuruyu inceleyen mahkeme heyeti, başvuruyu reddetti. Mahkeme verdiği kararda, ilk derece mahkemesinin verdiği kararlara işaret ederek, “Mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, anlaşıldığından Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla istinaf başvurularının esastan reddine oy birliğiyle karar verildi” denildi.
Beraat kararı verilmişti
“Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçlamasına ilişkin de Murat Ağırel, Aydın Keser, Ferhat Çelik, Hülya Kılınç, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Eren Ekinci hakkında beraat kararı verilmişti.
“Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçundan verilen beraat kararına karşı Cumhuriyet Savcısı istinaf talebinde bulunmuştu. Cumhuriyet savcılığının istinafa başvurusunu da karara bağlayan mahkeme, kararında “usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu anlaşıldığından, istinaf başvurusunda bulunan Cumhuriyet savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla başvurunun esastan reddine” kararı verildi.