Önce 2020 yılında kendi hâlimden söz etmek istiyorum. 27 Temmuz 2016’da “silahlı terör örgütü” üyesi olduğum gerekçesiyle tutuklandığımda bu yanlışın kısa sürede düzeltileceğini ummuştum, ama hiç öyle olmadı. Yaklaşık bir yıl sonra açıklanan iddianamede, yazılarımla “anayasayı ihlal” ettiğim gerekçesiyle üç kez, hem de ağırlaştırılmış müebbed hapisle cezalandırılmam isteniyordu. Silivri cezaevinin müebbedliklere ayrılan “yüksek güvenlikli” 9. bölümünde yaklaşık 20 ay hapis yattım. Tahliye olmam için Anayasa Mahkemesi’nin bir değil (önce Ocak, sonra Mart 2018’de) iki kez ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (Mart 2018’de) haklarımın ihlal edildiğine karar vermesi gerekti. AYM hükümeti tarafıma 20 bin lira; AİHM ise 21.500 avro tazminat ödemeye mahkum etti. Tazminatlar hemen ödendi. İki ay ev hapsinde kaldıktan sonra, iki ay da “denetimli serbest” oldum. Binlerce masum insan hapisteyken kendimi hiç özgür hissetmedim.
2020 GELDİ, HAYATTAYIM, AMA BU KOŞULLARDA
Adlî süreç içinde hakkımda istenen ceza üç kez ağırlaştırılmış müebbedden bir kez müebbede çevrildi. 6 Mayıs 2018’deki son duruşmada savcı ve üç yargıçtan biri “anayasayı ihlal”den müebbedle cezalandırılmamda ısrar etti, ama mahkeme başkanı ve bir yargıç beni “silahlı terör örgütü üyesi” olduğum gerekçesiyle 8 yıl 9 ay hapse mahkûm etmek ve yurtdışı seyahat yasağı koymakla yetindiler. Yargıtay başsavcısı 2020’ye birkaç gün kala açıklanan “tebliğname”de “silahlı terör örgütü üyesi” olmadığım, ama “silahlı terör örgütü”ne destek verdiğim gerekçesiyle, azami yedi yıl hapis cezası almamı istedi. Bakalım Yargıtay 16. Ceza Dairesi hakkımda ne zaman, ne karar verecek. Evet, 2020 yılı geldi; hayattayım, ama işte bu koşullarla.
YURT DIŞI SEYAHAT YASAĞIMIN KALKMASINI İSTİYORUM
AYM ve AİHM kararları doğrultusunda beraat etmeyi bekliyorum. Çünkü 16. Ceza Dairesi, dostum Mehmet Altan’ın beraatine karar verirken, AYM’nin benimle ilgili kararına gönderme yaptı. Doğrusu, elim ayağım tutarken yurtdışı seyahat yasağımın kalkmasını istiyorum. Zira beni görmeden ölmek istemeyen İsveçli doktora tez hocam emekli Profesör Tomas Hammar ve eşi Stina’yı Stockholm’de son bir kez ziyaret etmek; Londra’da yaşayan oğlum Acar ve küçük torunum Leyla’yı, Avrupa’nın çeşitli kentlerine dağılmış olan dost ve akrabalarımı yerlerinde görmek istiyorum. Bakalım…
ŞAHİN ALPAY’IN P24 SİTESİNDE YAYINLANAN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Not: Yazıdaki ara başlıklar, jailed journos tarafından oluşturulmuştur.