28 Mart 2023, Salı
  • EnglishEnglish
  • Login
Jailed Journos
Jailed Journos
  • Anasayfa
  • Biz Kimiz?
    • Neler Yapıyoruz?
  • Tutuklu Gazeteciler Listesi
  • Haberler
    • Gündem
    • Haberler
    • Karikatürler
    • Videolar
  • Cezaevi Gündemi
    • Yazılar
    • Mektuplar
    • Videolar
  • Raporlar
  • İletişim
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Biz Kimiz?
    • Neler Yapıyoruz?
  • Tutuklu Gazeteciler Listesi
  • Haberler
    • Gündem
    • Haberler
    • Karikatürler
    • Videolar
  • Cezaevi Gündemi
    • Yazılar
    • Mektuplar
    • Videolar
  • Raporlar
  • İletişim
No Result
View All Result
Jailed Journos
No Result
View All Result
Home Cezaevi Gündemi

Torosların ardına hapsedilen bir gazeteci: Aytekin Gezici

6 yıldır Hatay Yayladağı Kapalı Cezaevinde olan gazeteci Aytekin Gezici'ye yeni davalar açıldı. 9 yıl olan ceza süresi 13 yıla çıkartıldı. Gezici, yaşadığı strese bağlı olarak cezaevinde bir kaç sinir krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı. Eski mesai arkadaşı Bilal Öğütçü, Jailed Journos için Aytekin Gezici'yi yazdı...

22/03/2022
468 3
A A
0
Torosların ardına hapsedilen bir gazeteci: Aytekin Gezici
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

”Onu ilk kez 2001 yılının ağustos ayında Adana Haber Merkezi’nde göreve başladığımda tanıdım. İnsani ilişkileri güçlü, dışa açık, çevresiyle hızlı iletişim kurabilen, bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjisi ile cevval mi cevval, tabiri yerinde ise kabına sığmayan bir muhabirdi.

Aytekin Gezici, bir gazetecide bulunması gereken hemen her özelliğe sahip bir isim. Meslek tabiri ile ‘kulağı delik’ şehrin nabzını tutabilen ve bürokrasiden siyasete toplumun her katmanı ile ilişkileri olan bir gazeteci, mesleğini hakkı ile yapan ve yaptığı haberler ile meslektaşları tarafından gerçekten kıskanılan bir isim.

Bir gazetecide olması gereken hasletlerin en başında gelen okuma işini ihmal etmiyor ve kendini yetiştiriyordu. Özellikle tarihe özel bir merakı vardı. Beraber çalıştığımız dönemde biz onu daha çok ‘adliye polis muhabiri’ olarak görevlendirip bu alanda uzmanlaşmaya yönlendirsek de o, hemen her alanda haberler yaparak her zaman başarılı bir performans sergiledi.

En sevdiğim özelliklerinden biri de verilen görevden kaçmaz, iş savsaklamaz ve bir konu verildiğinde onu didik didik eder, muhakkak bir şeyler bulur ve dosyayı önünüze getirirdi. Araştırmacı gazetecilik kabiliyeti her türlü takdiri hak ediyordu. Aytekin Gezici ile mesai arkadaşlığımız çok uzun sürmedi maalesef, yaklaşık bir yıl beraber çalıştık. Ben bir yıl sonra Antalya’ya atandım o ise benden üç yıl sonra Zaman’dan ayrıldı.

Aytekin, doksanlı yılların sonlarında başlayıp iki binli yılların başlarına kadar devam eden ve dönemin en popüler televizyon programlarından Saadettin Teksoy’un sunduğu ‘Teksoy Görevde’ ve Cüneyt Arkın’ın sunduğu ‘Babacan’ programlarında da muhabir olarak çalıştı. Bir süre İstanbul medyasında görev yapan Gezici daha sonra Adana Seyhan Belediyesi’nde basın danışmanı olarak görev yapmaya başladı. O dönemle farklı şehirlerde olsak da bağımız kopmadı, ben onu hep yakından takip ettim.

Aytekin, basın danışmanı olarak çalıştığı dönemde de kendini geliştirmeye devam etti ve güncel konular üzerine kitaplar yazmaya başladı. Yazarlık alanında çok daha hızlı inkişaf etti. Çok başarılı bir arşivciydi aynı zamanda. Ele aldığı konuları kısa sürede arşivlerinden derlediği bilgi ve belgelerle güncel konularda ilgi çekici kitaplar yazdı. Aytekin Gezici, Anadolu’nun sınırlı imkanlarına rağmen kendini geliştirmeyi başardı ve kabuğunu kırarak Türkiye geneline ismini duyurdu. Özellikle güncel konularda yazdığı kitaplar toplumun her katmanında karşılık buldu. Tutulan bir yazar haline geldi. Kitapları oldukça ilgi gördü, birçoğu birkaç kez basıldı.

İstanbul’da ana akım medyada görev yapan pek çok popüler gazeteci, köşe yazarı ve televizyoncularla da kuvvetli dostluklar kurdu.

Aytekin ile yıllar sonra yollarımız tekrar Adana’da kesişti. 2009 yılında ben Zaman’ın Adana Bölge Temsilcisi olarak göreve başladığımda o da belediyede basın danışmanlığı görevini devem ettiriyordu. Yakın dostluğumuz daha da pekişti. Sık sık görüşüyor ve bir birimizle medya konusunda paylaşımlarda bulunuyorduk. Yerel medyada görev yapan gazetecilerle inanılmaz güzel bir bağı vardı. Tabiri yerinde ise ‘başı sıkışan’ soluğu onun yanında yer alıyordu. Pek çok gazeteciye el attığına ve problemlerini çözmede yardımcı olduğunu ilk elden şahit oldum. İnsani ilişkileri her zaman önceleyen bir karakteri var Aytekin’in.

Mağdur insanların yaşadıkları sıkıntılarını dinlerken onlarla beraber gözyaşı döktüğüne bizzat şahit oldum. Elinden geleni hiçbir zaman esirgemedi. Olaylara yaklaşımında her zaman ‘önce insan’ prensibini benimsemiş mesleğini de bu çerçevede en güzel şekilde yapardı.

Aytekin Gezici de maalesef Türkiye’de demokratik bütün teamülleri yerle bir eden 15 Temmuz 2016 olaylarından hemen yapılan bir operasyonla göz altına alındı. Adana’da yerel bir gazetecinin iftiraları sonucu yapılan operasyonda onlarca gazetecinin içinde yer aldığı bir operasyon yapıldı. Benim de adımın yer aldığı bu operasyon sonucu tutuklanan Aytekin Gezici sadece yazdığı kitaplar ve attığı Tweet’lerden dolayı 9 yıl ceza aldı. Ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Bekir Bozdağ bir başka siyasetçiler de hakaret davaları açtı. Bu dönem maalesef siyasetin uşağı haline gelen yargı nedeniyle bu davalardan da mahkumiyet alan Aytekin’in toplam cezası 13 yıla kadar çıktı. Altı yıldır suçsuz yere çile çeken Aytekin’in cezaevinde çekilen bir fotoğrafını sosyal medyada görünce adeta kahroldum.

Çektiği çile her yönüyle yansımıştı görünüşüne. Üç çocuğu bulanan Aytekin cezaevine girdiğinde en büyük çocuğu daha lisedeydi. Şimdi çocuklarından bir üniversiteyi bitirdi, biri yine üniversitede okuyor, en küçüğü ise lise son sınıfta. Tutuklandığında yaklaşık 3 yıl hücrede tutulan Aytekin, Hatay Kapalı Cezaevinde kalıyor.

Bütün temennim Türkiye’de demokrasi ve adaletin en kısa zamanda tesis edilmesi, Aytekin’in da aralarında yer aldığı onlarca gazetecinin bir an öne özgürlüğüne kavuşması. Son olarak Aytekin’in yazdığı 40 civarındaki kitaptan birkaçının isimlerini hatırlatayım: Şemdinli İkinci Susurluk Vakası, Derin Devletin Rengi Yeşil, Bülent Ecevit Bir Karaoğlan Masalı, Ergenekon Çelik Çekirdek’ten Susurluk’a Sauna Çetesi’nden Türk İntikam Tugayı’na, The Cemaat.”

AYTEKİN GEZİCİ’NİN DAVA SÜRECİ HAKKINDA

Başta kapatılan Zaman gazetesi olmak üzere, 1993 yılından itibaren çeşitli ulusal ve yerel gazeteler ile bazı televizyon programları için muhabirlik yapmış olan gazeteci, yazar ve basın danışmanı Aytekin Gezici, Adana’da 15 Temmuz ‘a yönelik bir soruşturma kapsamında altı diğer gazeteciyle birlikte 23 Temmuz 2016 tarihinde gözaltına alındı. Gezici, iki gün sonra, 25 Temmuz günü çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.

Bu soruşturma kapsamında, aralarında yerel gazete ve televizyon sahipleri ile gazetecilerin bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerden Gezici dahil ikisi tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 9 kişi tutuksuz yargılanmak üzere çeşitli adlî kontrol hükümlerine tabi olarak serbest bırakıldı.

Soruşturma sonucunda aralarında Gezici’nin de bulunduğu, toplam 13 kişi hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasıyla 15’er yıla kadar hapis istemiyle Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

Davanın ilk duruşması 10 Mart 2017 tarihinde görüldü.

7 Nisan 2017 günü görülen ikinci duruşmaya tutuklu bulunduğu Hatay Cezaevi’nden SEGBİS sistemiyle bağlanan Gezici, savunmasında hakkındaki suçlamaları reddetti.

Aytekin Gezici’nin tutuklu olarak yargılanmaya devam ettiği davanın Ekim 2017’de görülen altıncı duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, sanıklar hakkında 9 ila 15 yıl arasında değişen hapis cezaları talep etti.

Gezici’nin 10 diğer gazeteci ile birlikte “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın 16 Şubat 2018 günü Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında Gezici dâhil dört kişi, 7,5 yıl ile 9 yıl arasında değişen hapis cezalarına mahkûm edildi.

Mahkeme heyeti davanın tek tutuklu sanığı olan Gezici ile tutuksuz yargılanan Yüksel Evsen ve Mustafa Naim Yalçınel’i 9’ar yıl hapis cezasına çarptırdı.

Daha sonra açılan yeni davalarla ceza süresi 13 yıla çıkartıldı.

Son dönemde cezasının artırılmasıyla sağlık durumu kötüleşen Gezici’nin yaşadığı strese bağlı olarak bir kaç kere hücresinde fenalaştığı ve sinir krizi geçirdiği, hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.

Yazı: Gazeteci Bilal Öğütçü

Tags: Aytekin GeziciBilal ÖğütçüCezaevi GündemiGazetecilik suç değildirmanşetYazılar

Kategoriler

  • Cezaevi Gündemi
  • Genel
  • Gündem
  • Haberler
  • Karikatürler
  • Manşet
  • Mektuplar
  • Raporlar
  • Videolar
  • Yazılar
  • Anasayfa
  • Biz Kimiz?
  • Tutuklu Gazeteciler Listesi
  • Haberler
  • Cezaevi Gündemi
  • Raporlar
  • İletişim

© 2023 JNews - Premium WordPress news & magazine theme by Jegtheme.

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Biz Kimiz?
    • Neler Yapıyoruz?
  • Tutuklu Gazeteciler Listesi
  • Haberler
    • Gündem
    • Haberler
    • Karikatürler
    • Videolar
  • Cezaevi Gündemi
    • Yazılar
    • Mektuplar
    • Videolar
  • Raporlar
  • İletişim

© 2023 JNews - Premium WordPress news & magazine theme by Jegtheme.

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

This website uses cookies. By continuing to use this website you are giving consent to cookies being used.